Rusya Dışişleri Bakan Yardımcısı Sergey Ryabkov gazetecilere yaptığı açıklamada, Rusya ile ABD’nin son günlerde ilgili uluslararası platformlarda gerçekleşen temaslar sırasında İran konusunu ele aldığını belirtti.
Ryabkov, “İran konusu, Amerikalı temsilcilerle temaslarımızda gündeme geliyor. Bu konuda gerekli mesajları Amerikan tarafına ilettik. Son günlerde bu temaslar ilgili uluslararası çok taraflı platformlarda gerçekleşti” dedi.
Bölgede artan gerilim karşısında temaslar sürüyor
Ryabkov, bölgede yaşanan son gerilim nedeniyle Rusya’nın hem İran hem de İsrail ile temas halinde olduğunu belirtti. Nükleer altyapı tesislerine yönelik saldırıların potansiyel sonuçlarının tüm dünya için açıkça görüldüğünü vurguladı.
Ryabkov gazetecilere yaptığı açıklamada, “Yaşananlar büyük bir endişe yaratıyor. Rusya Dışişleri Bakanlığı sadece gelişmeleri yakından izlemekle kalmıyor, aynı zamanda taraflarla temas halinde. Tüm taraflara kamuoyu önünde itidal çağrısında bulunduk. Elbette, İsrail’in BM Şartı’nın ilke ve normlarını ihlal eden kışkırtılmamış güç kullanımını kınadık” dedi.
Moskova’nın, bu durumda İran’ın “meşru müdafaa hakkı çerçevesinde hareket ettiğini” düşündüğünü ifade etti.
Nükleer altyapıya saldırıların sonuçları endişe yaratıyor
Ryabkov ayrıca, “Nükleer altyapıya yönelik saldırıların potansiyel tehlikeli sonuçları herkes için açıktır, bu durum uluslararası toplumun tümü açısından bir endişe kaynağıdır” ifadelerini kullandı.
Sergey Ryabkov, İsrail ile İran arasındaki karşılıklı saldırıların, İran’daki Buşehr Nükleer Santrali açısından ciddi riskler taşıdığını söyledi.
Ryabkov, “Elbette bu son derece tehlikeli. Şu ana kadar ağır sonuçlar yaşanmamış olması, elimizdeki bilgi kaynaklarına ve Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı temsilcilerinin açıklamalarına dayanarak söylüyorum, tamamen bir tesadüf. Ancak riskler fazlasıyla yüksek” dedi.
İsrail’in hedefinde İran’ın nükleer altyapısı var
İsrail, 13 Haziran gecesi İran’a karşı bir operasyon başlattı. Tahran’ın gizli bir askeri nükleer program yürüttüğünü ve bu programın geri dönüşü olmayan bir noktaya yaklaştığını ileri süren İsrail, hava bombardımanları ve sabotaj timleriyle nükleer tesisleri, üst düzey komutanları, tanınmış nükleer fizikçileri, hava üslerini, hava savunma sistemlerini ve “karadan karaya” füze sistemlerini hedef aldı.
Karşılıklı saldırılarda can kayıpları artıyor
İran ise nükleer projesinin askeri bir yönü olduğunu reddederek, saldırılara füze atışları ve kamikaze İHA’larla karşılık verdi. Tahran’daki yetkililer, İsrail’in askeri ve savunma sanayi tesislerinin hedef alındığını belirtiyor. İki taraf arasında artan çatışmalarda sivil yerleşim yerlerine isabet eden saldırılar ve sivil can kayıpları da artıyor.
İsrail, İran saldırılarında 20’den fazla kişinin hayatını kaybettiğini, 600’den fazla kişinin yaralandığını açıkladı. İran ise 220’den fazla kişinin yaşamını yitirdiğini, 1200’den fazla kişinin de yaralandığını bildirdi.
İki ülke saldırılarını sürdürüyor
İki ülke her gün birkaç kez karşılıklı saldırı düzenliyor. İsrail, İran’ın nükleer programı tamamen yok edilene kadar saldırılarını sürdüreceğini duyurdu. İran ise İsrail bombardımanları durmadıkça misillemelere devam edeceği tehdidinde bulunuyor.