Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, Ukrayna’nın bağımsızlığını tanıdıklarını ancak Kiev yönetiminin Rus olana ait her şeyi yok etme girişimlerine karşı çıktıklarını belirtti. Lavrov, 2014 yılında gerçekleşen darbenin ardından Rusça’nın statüsünün kaldırıldığını ve Kırım ile Donetsk halklarının bu nedenle kendi yollarını seçtiğini söyledi.
Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, Macar YouTube kanalı “Ultrahang”a verdiği röportajda, Rusya’nın hiç kuşkusuz Ukrayna’nın bağımsızlığını tanıdığını; ancak Kiev’in Rus olana ait her şeyi yok etme girişimlerine karşı çıktığını söyledi.

Lavrov, “Hiç kuşkusuz, biz Ukrayna’nın bağımsızlığını tanıyoruz. Ancak, artık Anayasamızda yer alan ve sizin saydığınız bu topraklarda yaşayan insanların, özellikle 11 yıl önce 2014 Şubat’ında gerçekleşen ve darbecilerin ABD’nin hazırladığı yasa dışı kanlı bir darbe sonucunda iktidara geldiği devlet darbesinin ardından, ikinci sınıf sayılacağını aklımızın ucundan bile geçirmemiştik” dedi.
Rusya’nın dış politika şefi, bu olaydan bir süre sonra dönemin ABD Dışişleri Bakan Yardımcısı Victoria Nuland’ın Kongre’deki oturumlarda, ABD’nin o zamana kadar “Ukrayna’ya yaklaşık 5 milyar dolar ayırdığını ve bunun boşa gitmediğini; çünkü sonuçta ‘demokrasi’nin galip geldiğini” itiraf ettiğine dikkat çekti. Lavrov, “Yasa dışı yollardan iktidara gelen bu ‘demokratik hükümet’, darbeden sonraki sabah aldığı ilk siyasi kararla Rusça dilinin statüsünü kaldırdı” diye hatırlattı.
Lavrov, “Ve elbette darbe, Almanya, Fransa ve Polonya’nın, o dönem herkesçe meşru kabul edilen Cumhurbaşkanı Viktor Yanukoviç ile muhalefet arasında yapılan anlaşmaya garanti verdikten bir gün sonra gerçekleşti. Fransızları ve Almanları arayıp ‘Arkadaşlar, garanti verdiniz ama ertesi sabah muhalefet hükümet binalarını ele geçirdi, vb.’ dediğimizde, ‘Demokrasi bazen beklenmedik dönüşler alır’ yanıtını verdiler. İlginç. Ardından silahlı oluşumlar Kırım Yüksek Konseyi binasını ele geçirmek üzere gönderildi” diye ekledi.
Lavrov, o dönemde Kırım halkının bu iktidarı reddettiğini ve referandum düzenlediğini belirtti. “Daha sonra Donetsk ve Luhansk da aynısını yaptı” diye hatırlattı.






