spot_img
2.8 C
Moskova
spot_img
Ana SayfaGündemAvrupa'nın Rus petrolüne kısa sürede alternatif bulması zor

Avrupa’nın Rus petrolüne kısa sürede alternatif bulması zor

Avrupa Birliği (AB) Komisyonunun Rusya’dan petrol ithalatının yasaklanmasını da içeren yeni yaptırım teklifinin hayata geçirilmesi halinde Avrupa’nın Rusya’dan gerçekleştirilen alımları yıl sonuna kadar ikame etmesinin zor olacağı öngörülüyor.

AB Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen, çarşamba günü Strazburg’da yapılan Avrupa Parlamentosu (AP) Genel Kurulu’nda, Rusya’ya karşı uygulanması planlanan altıncı yaptırım paketinin içeriğini açıkladı.

Von der Leyen, Rusya’dan ham petrol tedarikini 6 ay içinde, rafine ürün tedarikini de yıl sonuna kadar aşamalı olarak kaldıracaklarını söyledi.

Komisyon teklifinin yürürlüğe girmesi için üye ülkeler tarafından onaylanması gerekirken, Rus petrolüne bağımlılığı yüksek olan Slovakya ve Macaristan için özel muafiyet sağlanarak 2023 sonuna kadar ek süre tanındı.

Uzmanlar, Rusya’dan petrol ithalatı yüksek olan ülkelerin söz konusu teklife destek vermeyeceği görüşünü paylaşıyor.

Macaristan Dışişleri ve Dış Ticaret Bakanı Peter Szijjarto, petrol ihtiyaçlarının yüzde 65’ini Rusya’dan karşıladıklarını belirterek “Ülkenin enerji güvenliğini garanti altına almanın bizim tarafımızdan somut adımlar gerektirdiğini açıkça söylüyoruz. Bu nedenle Rusya’dan Macaristan’a gaz ve petrol tedarikini sınırlayacak yaptırımlara oy vermiyoruz.” dedi.

Slovakya Ekonomi Bakan Yardımcısı Karol Galek de ülkesinin söz konusu hedefe ulaşabilmek için en az 2025’e kadar zamana ihtiyaç olduğunu ve teklifin Avusturya, Çekya ve Ukrayna için de baskı yaratacağını ifade etti.

Çekya Başbakanı Petr Fiala ise petrol ithalatını Rusya yerine başka bir ülkeden yapabilmesi için Çekya’nın 2-3 yıla ihtiyacı olduğunu belirtti.

AB’nin teklifi en geç gelecek hafta pazartesiye kadar değerlendirmesi beklenirken, söz konusu gelişmelerin petrol piyasalarında da istikrarsızlığa neden olabileceği tahmin ediliyor.

Yıl sonuna kadar ithalatın durdurulması belirli bir bedel karşılığında mümkün

Avrupa Politika Merkezi Analisti Marco Giuli, AB’nin ham petrol ithalatının yaklaşık yüzde 26’sını, petrol ürünleri ithalatının da yüzde 17’sini Rusya’dan yaptığını söyledi.

Rus petrolüne en bağımlı ülkenin Slovakya olduğunu belirten Giuli, bu ülkeyi Finlandiya, Macaristan, Baltık ülkeleri ve Bulgaristan’ın izlediğini bildirdi.

Giuli, petrolün küresel piyasalarda etkili şekilde ticareti yapılabilen ve tazmini nispeten mümkün bir emtia olduğuna işaret ederek, “Ancak bununla birlikte tazmin edilebilirlik de sınırsız değil, çünkü tanker filosunun müsaitliğine ya da bir rafinerinin sadece spesifik petrol türlerini işleyebilme kapasitesine bağlı. Rus petrolüne AB ambargosunun petrol akışına yönelik ortaya çıkaracağı bir yeniden düzenleme, Orta Doğu’dan daha fazla ithalat anlamına gelir.” diye konuştu.

Kısa vadede Avrupa’ya kapasite sağlayabilecek ülkelerin Irak, İran ve Libya olduğunu dile getiren Giuli, “Ancak bu Irak’ın OPEC+ kotalarını çiğnemesini, İran’ın ABD ile yürüttüğü nükleer anlaşmayı sonuçlandırmasını ve Libya’nın da iç jeopolitik istikrarsızlığı sonlandırmasını gerektirir. Ek tedarik için politik olarak karmaşık ve belirsiz bir dönem.” değerlendirmesinde bulundu.

Giuli, AB’nin yıl sonuna kadar Rus gazı ithalatını tamamıyla durdurmasının belirli şartlara bağlı olduğunu vurgulayarak şunları kaydetti:

“Sanayi etkisi kısıtlı olabilecekse de Rusya’dan petrol ithalatını tamamıyla durdurmak ancak petrol fiyatları bağlamında tüm Avrupa’ya yansıyacak belirli bir bedel karşılığında mümkün. Slovakya’nın rafineri sektörü, yüksek oranda Rusya’nın Druzba sistemi tedarikine bağlı ve bu anlamda alternatifleri kısıtlı. Bazı korunmasız ülkelere istisna sağlanmasının sebebi bu. Rusya’nın diğer piyasalara tedarik edeceği petrol miktarı fazla olursa, olası yaptırımların piyasalara etkisi sınırlı kalabilir. Rus petrol sektörünün hem yüksek maliyetler hem de yaptırımlar nedeniyle yeni petrol sahalarının geliştirilememesi nedenleriyle sıkıntıda olduğunu da anımsatmak gerekir. Piyasalar, hali hazırda 2023 itibarıyla üretimin düşmeye başlayacağı beklentisi içinde.”

AB’nin Rusya’dan petrol ithalatı günlük 3 milyon varil seviyesinde

Rystad Energy Petrol Piyasası Araştırma Müdürü Bjornar Tonhaugen de nisanda kaydedilen son verilere göre, Rus petrolüne yönelik tam bir petrol ambargosunun günlük yaklaşık 3 milyon varil seviyesinde petrol ithalatını riske atacağını söyledi.

AB’nin ocakta Rusya’dan günlük 3,4 milyon varil petrol ithalatı yaptığına dikkati çeken Tonhaugen, nisanda bu miktarın 400 bin varil azaldığını belirtti.

Tonhaugen, Rusya’dan petrol ithalatını 6 ayda sonlandırma planının, Macaristan ve Slovakya gibi birkaç ülke dışında uygulanabilir olduğunu dile getirerek şunları ifade etti:

“Avrupa’nın 2022’nin sonuna kadar günlük 1,5 milyon varillik petrol ürünleri ithalatını sıfıra indirmesine şüpheyle yaklaşılmalı. Dizel ve benzinde tedarik sıkıntısı ve Rus ürünlerine yönelik potansiyel ambargo, yaza doğru ulaşım yakıtında ciddi daralmaya neden olacaktır. Ekonomik durgunluk veya salgın kısıtlamaları nedeniyle talepte bir düşüş yaşanmazsa, fiyatlar daha da artabilir. Avrupa gemileri ve şirketlerinin Rus petrol ve ürünlerinin tedarikiyle ilgili hizmetinin yasaklanmasına ilişkin nakliye ve sigorta yaptırımları ise uluslararası petrol akışında çok daha geniş çaplı kesintilere neden olabilir. Çünkü dünyadaki tanker filosunun yüzde 95’i Londra merkezli sigorta tedarikçileri tarafından işletiliyor. Bu durumda, Rus petrolünün ticaretine yönelik maliyet ve riskler küresel olarak artarak öngörülemeyen kesintilere neden olabilir.”

Doğalgazda durum daha ciddi

Yakın zamanda açıklama yapan Avrupa Birliği (AB) Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Josep Borrell, Rusya’nın bir an önce dünya petrol ve doğal gaz piyasasından izole edilmesi gerektiğini söylemiş, ancak daha sonra yaptığı açıklamasında AB ülkelerinin henüz Rusya’dan doğalgaz ithalatını reddetmeyi düşünmediğini belirtmişti.

AB ülkelerinin Rusya’ya karşı enerji ambargosu konusunda yüksek sesle  yaptığı açıklamaların çelişkili olduğunu kabul eden Rusya’nın ulusal enerji şirketi Gazprom’un Temsilcisi Sergey Kupriyanov, Polonya’nın, artık Rus doğalgazına ihtiyaç duymadığına yönelik açıklamalarda bulunduğunu hatırlatarak, “Ancak gerçekte durum böyle değil. Doğrudan sevkiyatların askıya alınmasından sonra Polonya Rus gazı alıyor fakat şimdi Almanya üzerinden alıyorlar.” bilgisini verdi.

Polonya’nın, artık Rus gazına ihtiyaç duymadığına dair açıklamalarda bulunduğuna işaret eden Kupriyanov, “Ancak gerçekte durum böyle değil. Doğrudan sevkiyatların askıya alınmasından sonra Polonya Rus gazı alıyor fakat şimdi Almanya üzerinden alıyorlar. Yamal-Avrupa boru hattı üzerinden tersine akışla Polonya’ya sevkiyat yapılıyor.” ifadelerini kullandı.

Polonya’nın tersine akış yöntemiyle günlük yaklaşık 30 milyon metreküp doğal gaz aldığını belirten Kupriyanov, söz konusu hacmin, Gazprom ile Polonya arasındaki doğalgaz sözleşmesindeki hacimlere yakın olduğunu kaydetti.

Uzmanlar, olası petrol ithalatı kısıtlamasında, Avrupa ülkelerinin Polonya gibi Rus petrolünü doğrudan Rusya’dan almak yerine üçüncü ülkelerden tedarik edeceğini vurgulayarak, “enerjide ambargo” ilanının sadece göz boyamak ve korkutmak için dile getirildiğini belirtiyor.

spot_img

SSCB’nin son lideri Gorbaçov kim?

30 Ağustos 2022’de yaşama gözlerini yuman Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği’nin (SSCB) son devlet başkanı Mihail Sergeyeviç Gorbaçov, Rusya tarihinde reform (Perestroyka) ve şeffaflık politikasının...
spot_img
spot_img

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

www.antyapi.com.trspot_img

Gözden Kaçmasın

spot_img
spot_img
faizsiz kredi
gaziantep escort ataşehir escort bayan malatya bayan escort